Maskeler takarak bir karnavalın ortasından
geçtiğinizi hayal edin !! Veee 118 adacık üzerinde 170 kanal ile birbirine
bağlanmış eşsiz güzellikteki venedik şehri karşınızda.
Şehrimizin tarihi ile başlayalım. Venedik'in tarih sahnesinde
ünlenmesi Venedik Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla başladı. Venedik cumhuriyeti, 9.
Yüzyılda, Bizans İmparatorluğu’dan ayrılarak, bağımsız oldu. Bu nedenle Avrupa
‘da o zamandaki tek ortadoks halkı bulunan devlet kimliğini devam ettirdi. Orta Çağ ’ın ortalarında büyük bir deniz filosu kurarak Akdeniz ülkeleriyle yaptığı ticaret sonucu zengin bir ülke haline
geldi.1195 yılından ölümüne kadar Venedik 41. Doçesi olan Enrico DANDOLO’ nun
başını çekmesiyle toplanan Dördüncü Haçlı ordusu 1204 yılında İstanbul ’u talan
etmiştir.Bu dönemde İstanbul ‘dan binlerce, yunan bilim dünyasının elinde bulundurduğu
el yazması eser Venedik’e götürüldü. Avrupa ‘da rönesans hareketlerinin
başlamasında yardımcı oldu. Bizans İmparatorlu ‘nun başkenti olan İstanbul ‘da
Latin Krallığı kurulmuştur. Burda enteresan olan Ortodoks dayanısması yaptığı
düşünülen Bizans Venedik ilişkilerindeki bu tarihi hiledir.
Venediğin sembollerinden olan Saint marco katedralinin üstündeki
bronz atlar Istanbul daki bizans dönemi hipodromundan götürülmüştür. Saint
marco katedrali aziz marcos’ itafen yaptırılımıtır. İncil deki 4 bölümden
birinin yazarı olan aziz markos un cesedi bu katedralde bulunmaktadır. Azizin
naaşı mısır dan buraya calınarak getirildiği düşünülüyor.
Saint Marco Katedrali
Kamu idaresi bakımdan Venedik bir komün olup Veneto bölgesinin ve
kendi adını taşıyan Venezia ili'nin başkentidir. Venedik komününün tarihsel
Venedik şehrini ihtiva eden ana ada bölümü ile ana karada bulunan Mestre mahallesi
arasında, 4 kilometre uzunluğunda Ponte della Libertà (Özgürlük
Köprüsü)" adı verilen kara ve demiryolu köprüsü bulunur.
Büyük kanal'dan başlandığında (soldan sağa) meydanda sırasıyla şu
binalar yer alır: Dükler Sarayı, Porta della Carta, Saat kulesi, Procuratie
Vecchie, Procuratie Nove, Campanile ve Biblioteca Marciana.
Saint marco meydanı aynı zamanda pek çok ünlü ziyaretçileri olmuş
olan kahvehaneleri ile de ünlüdür. Meydanın ve İtalya'nın en eski kahvehanesi olan Caffe Florian (1720 yılında
inşa edilmiştir) pek çok yazar, şair ve müzisyenin buluşma yeriydi. Goethe, Thomas Mann, Marcel Proust, Hemingway ve Twain gibi pek çok
ünlü kişiler kahve içmeye oraya giderlerdi. Hatta Richard Wagner Giuseppe Verdi ile
karşılaşmamak için meydanın diğer tarafındaki Caffe Lavena'ya giderdi.
Caffe Florian
VENEDİK KARNAVALI

Bu sene 26 Ocak’tan 12 Şubat’a kadar sürecek olan festival
için dünyanın her yerinden yüz binlerce insanın yine İtalya’nın masal şehri
Venedik’e akın etmesi bekleniyor...
Venedik karnavalına ait arşivlerdeki ilk kayıt 1094
yılında Venedik Doju’na ait bir belgede karşımıza çıkmaktadır. 1269 yılı ise
karnavalın Venedik Senato’sunda resmi ilan tarihidir. Venedikliler genellikle
26 Aralık gününden itibaren karnavalı başlatıyorlar ve bu tarihten itibaren
maskelerini ve renkli kostümlerini giyiniyorlardı. Maskeler ve kostümlerin çok
önemli sembolik bir anlamı vardı. Maske ve kostümlerle meydanlarda karnaval
için bir araya gelen halk bütün sosyal sınıfların ortaya çıkarttığı
kutuplaşmalardan uzakta karnaval boyunca bir arada eğlenebiliyordu. 19.
Yüzyılda Fransızların Napolyon önderliğinde Venedik’i işgalinden dolayı
kesintiye uğrayan Venedik karnavalı 1979 yılında yeniden yapılmaya başlandı. O
tarihten beri de bu karnaval dünyanın en önemli karnavallarından biri olarak
kabul edilmektedir.
enteresan bir bilgi olarak, San Marco Meydanı’nda bulunan
kulenin (Campanile) üzerinden iplere bağlı bir kadının kendini boşluğa bırakması
ile karnaval resmi olarak başlıyor. Bu ilginç geleneğin başlangıç hikâyesi
oldukça ilginç! 1500 yılında ilk defa genç bir Türk akrobat San Marco
Meydanı'nın önünde bulunan teknesinden San Marco kulesine kadar gerilmiş olan
ipin üzerinde yürür. Venediklileri oldukça etkileyen bu akrobasi gösterisi o
günden sonra Venedikliler için bir gelenek halini alır. Bugün bu gösteri biçim
değiştirmiş olsa da halen karnavalın başladığını ilan eden gösteri olarak
uygulanmaya devam etmektedir. Bir zamanlar “il vole del turco” (Türk’ün uçuşu)
olarak bilinen geleneğin adı zamanla “il volo del angelo” (Meleğin uçuşu) adını
almıştır.
Festivalin son günü “Martedì Grasso” Büyük Salı diye
bilinen gün başlar ve o Salı gecesi en büyük ve en çılgın eğlenceler
düzenlenir. Festivalin bu sürecinde seçilen tarihler Katolik İnancına göre
belirlenmiştir. Bu tarihten sonraki ilk Pazar “Quaresima” (Büyük Perhiz) başlar
ve Paskalya’ya kadar 40 gün sürer. Son çılgın eğlencenin ardından festivalin sonu
gelip çatar. Son günde eğlence yerini hüzne ve sakinliğe bırakır.
Karnavalın sonu da tıpkı başlangıcında olduğu gibi
sembolik bir gösteri ile son bulmaktadır. Karnaval boyunca maske ve kostümler
içerisinde birbiriyle eşit seviyede olan halk karnavalın son bulmasıyla yeniden
normal hayatlarına dönerler. Bunun hüznü ve ağır başlılığı ile hep birlikte
gondollarıyla son olarak birlikte gezintiye çıkarlar. Gondollarla yapılan bu
gezinti Rialto Köprüsü’nün hemen önünden başlar ve yol boyunca ara yollardan
gondollar bu gezintiye eşlik ederler. Yolculuk San Marco Meydanı’nın önünde son
bulur. Bu gezinti sırasında asla konuşulmaz ve herkes yanına mumlarını ya da
gaz lambalarını alırlar. Ayrıca ışığın çok yüksek seviyede olmamasına da özen gösterirler.
No comments:
Post a Comment